Translate

20 Haziran 2012 Çarşamba

Sondurak da ki Ev: Parasızlığın Dibi :)

Haftasonu ve sıcaktan mayışmışız. Kardeşim yatağında ben kanepe de Rexciim dibimde. Ay sonuna da bir kaç gün var ve nasıl parasısız, dolap tam takır, sigara yok, şampuan yok, deterjan yok. Canımız çay çekti o bile yok düşünün yani.

Kardeşim;  yaaa Anneme gidelim bari yemek yer sonra biraz para alır döneriz dedi ama nasılda bir üşengeçlik var üstümüzde. Mesafe yakın ama parasızlıkdan o bile aşılmaz dağ geliyor bize :)

Ben; gökten para yağsa ne iyi olurdu dedim...bir kaç dakika sonra balkona paralar düşmeye başladı. Kardeşim bana, ben ona baktım. Şaşkınlıktan ne diyeceğimizi şaşırıp kalmıştık. Rüyada gibi balkona çıkıp düşen paraları topladık, kenarda sarmaşığa takılı kalanları bile sağ bırakmadık...sağa sola, yukarı aşağı baktık ama paraların nereden geldiği belli değil.

Sanki Yüce Rabbim o an sesimi duymuş isteğimi anında yerine getirmişti. Paralarla önce yandaki markete gidip bir güzel alışveriş yaptık, Kalan para ile de kiramızı verdik...Düşünün ne kadar çok para vardı balkona düşen....sonra kalan az bir miktarını ihtiyaç sahibi olabilir diye düşündüğümüz yaşlı bir teyze ye verdik.

Bu olaydan sonra canlı Türbe gibi bir işlev gördüm bir süre. Çünkü kime anlatsak üzerime yapışıp dualar ve dilekler de bulunuyordu. Aradan 1 hafta geçince o paraların nereden geldiğini anladık ama olayı kabullenip parayı geri verme kısmını yapamadık çünkü maaşlarımızda dahil paralar yerini çoktan bulmuştu.

Paraları yanlışlıkla kocasının pantalonunu silkelerken düşürmüş bizim üst katta ki komşu...açıkçası kendisini de çok sevmezdim çünkü ota boka karışır, başına ne gelse bizden bilirdi ve uyuz karının tekiydi. Kendi evindeki hamam böceklerinin bizden geldiğine dair bir takıntısı vardı ve sürekli suçlar dururdu..ayol sanki böceklerin üzerine not iliştiriyorum ''Merhaba biz alt komşudan geldik, tıkınacak bir şey var mı?'' diye. Hem ben canım böceklerimi neden sana yolliim, zaten ben onlara her gün mükellef yemekler veriyorum, seninkiler bana geliyordur dimi ama ?

Neyse işte...Sanırım o kadar çok günahımızı almaya Allah bile razı gelmedi onun kısmetinden çıkanı bize yolladı. Olan benim canım Evliyalık karizmasına oldu. Sonra kimse bana uhveri varlık muamelesi yapmadı. Halbu ki ben öyle de mutluydum yani :)

Parasızlığımızın dibinde açlığın pençesinde debelenirken Mucizemiz herkesi memnun etti. Darısı sizlerin başına.

Ev sahibi: Kirasını erken aldığı için mutlu oldu.
Market sahibi: O günün rekor satışını bizden yaptı.
İhtiyaç Sahibi Kadın: Mutlu oldu ve canının istedğini aldı.
Komşularımız: O gün mükellef bir yemekle ziyafet çektik,
Kardeşim ve Ben: Şaşırdık Mutlu Olduk.
Kötü Komşu: Umarım bir daha günahımızı almamıştır, yaşlı bir kadın dı öldüyse de Allah rahmet eylesin. Kursağımızdan ekmeği geçti helal etsin :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder