Translate

9 Mayıs 2013 Perşembe

Canım Şekerim ve Ben 2.Bölüm :)

Eve geldiğim de yüzümde salakça bir gülümseme ve aklımda yine ultra salakça hayaller vardı ama olsundu....o derece beyaz diziye bağladıydım durumu yani :)

Duş aldım, gerekli telefon görüşmelerimi yapıp geceyi en yakın arkadaşım Ev içi Kadınıma ayrıntı, dantel, detay anlattım...herkes yatıp uyuduktan sonra bu sefer bilgisayarın başına geçip sanki 3. bir şahısı anlatıyor muşçasına akşam onu gördüğümde ne hissettim, kendi içimde adamla ilgili ne gibi hain planlar geçirdim hepsini yazdım.

Yalnız içime oturan ufak bir ayrıntı vardı o da onu ilk gördüğümde dudaklarından öpeceğim diye beylik lafları etmiştim...onu yapamadığım için pişman olduğumu da yazdım...malum biz hatungiller sözde yaparız deyip iş uygulamaya gelince hep çekimser kalırız bu gibi durumlarda...hep karşı taraftan bekleriz ya...adam bizi belimizden çekip ellerini saçlarımızın arasından geçirip bedenini bedenimize sarmalayıp öpsün diye hayal kurarız...aaaa siz kurmazmısınız ?...salakmıyım ki acaba? ben kurmuştum vallahi, hemde ilk gördüğüm andan bitimine kadar da böyle bir atak bekledim ama yapmadı ya pis uyuz keçi :)

O zaman bu kadar cesaretli olamadığım için hala daha arada bir pişman olurum çünkü o zamandan bu yana hiç bir şekilde bir daha öyle bir durum yaşayamadık :) daha doğrusu Canım şekerim o kadar uyuz bir adamdır ki öleceğini bilse yada o öpüp beni kurtaracağını bilse hayatta yapmaz :)) çünkü ben onu nasıl bir hayal kırıklığına uğrattıysam 10 yıldır hala bana uyuz, ama msn ve internetimin en sağlam direği gibi hala gözümün önünde durur...yazarsın yazmaz...yazmazsın, yazmazsın bir gün öyle bir şey yazar ki öylece kalakalırsın...öyle bir zat-ı şahaneleridir kendisi...

Neyse efendim ben bu karşılaşmayı Beyaz dizi tadında kendi tarafımdan yansıyan en açık hali ile yazdım ve yolladım. Ertesi gün merakımdan kuduracak noktaya kadar bekleyip msn den yazdım sonunda....

-Ben: eeee okudunmu ?
-Canım şekerim: evet okudum
-Ben: !!!! eee nasıl buldun, beğendin mi ?
-Canım şekerim: güzeldi..yalnız o kız adamı neden öpmemiş merak ettim
-Ben: ama nasıl öpsün...aslında aklından geçmiş ama cesaret edememiş
-Canım şekerim: olurmu öyle şey, madem yapacağım demiş yapsaymış.
-Ben: peki yapsaydı o da karşılık veririmiydi ?
-Canım şekerim: ben nereden bileyim, bir daha görüştüklerinde yapsın bence dediğini
-Ben: :) yaaa...tekrar görüşeceklermi sence ?
-Canım şekerim: kız sabrederse muhtemelen görüşürler.
-Ben: eee ne zaman görüşürler sence ?
-Canım şekerim: dedim ya kız sabretsin biraz.
-Ben: sence adam kızdan hoşlanmışmıdır Canım şekeriiimmm ?
-Canım şekerim: peki ben çıkıyorum yarın devam ederiz.
-Ben: !!!!!!!!!!!!!! peki iyi akşamlar sana :)

Bu tarz yazışmalar 1 gün, 3 gün, 2 hafta, 1 ay, 3 ay boyunca devam etti...Canım şekerimin bu belirsiz hali beni yavaştan yavaştan umutsuzluğa itti tabi ki...yani ortada bi şey var ama ismini koyamadık...bizden sadece dost olur dese...amenna deyip ona göre davranacağım ama ne o yöne ne bu yöne tek bir adım bile atamadık. Msn haricinde de görüşemedik...ama ben hala ısrarla yazıyorum..o da okumaya devam ediyor..arada bir soruyorum yazayım mı yazmayayayım mı diye...bir tek o konuda hemfikiriz yaz diyor sadece....kim demez ki bir kadının gözünden bir erkeğin betimlenmiş halini, hele ki bu kişi kendisi ise beğenen bir kadının gözünden en doğru şekilde kelimelerle süslenmiş, cümlelerle bezenmiş şekilde okumak...sanırım onunda hoşuna giden kısmı buydu bilmiyorum..çünkü hiç anlatmadı..hala daha da anlatacağı yok :)

İşte bu umutsuzluk içinde bir gün çok yakın bir arkadaşımla buluşup kahve içmeye karar verdik. Arkadaşım senenin 7-8 ayını hindistanda geçiriyor arada bir denk gelirsekte sohbet ediyoruz...Bu durumu anlattım ona...erkek ya o da....sence dedim bu adam benim için ne düşünüyordur. Ooo çok karışık bir durummuş ama bunu öğrenebilmenin tek yolu sanırım sizin bildiğiniz en klasik yol olacak...kıskandır onu dedi bana, ya dedim ters teperse...ne olacak ki zaten bunca zaman açılmadıysa ya gerçekten kararsızdır yada sana senin düşündüğün gibi şeyler hissetmiyordur ama seni de kırmak istemiyordur..yada mazoşisttir bu şekil kendine de sana da acı çektirmeyi seviyordur dedi...peki dedim ne yapayım yani ne diyeyim ? Arkadaşım dedi ki ortaya beni at..de ki böyle oldu..kahve içtik benim moralim çok bozuktu...sonra onun evine gittik geriside geldi de...ay dedim hayatta böyle bir şeyi yazamam ben..kızım yaz ne kaybın olabilir ki dedi...eve döndüğümde sabaha kadar kıvrandım bu düşünceler içinde..öyle mi yazsam, böyle mi desem...ay ne desem...sonucu ne olur vs....sabah uykusuz bir şekilde işe gittim ve Msn de rastladığım anda çok güzel bir senaryo uydurup bun yazdım....ne cevap diye bekledim ama cevap yok bundan...delireceğim...belli etmeden günlük haberleri geçmeye devam ediyorum ama kendim hakkında...akşama doğru en sonunda yazdı..anlattığım senaryo aynen şuydu...akşam arkadaşımla görüştüm..moralim çok bozuktu sonra onun evine gittik kahve felan içtik derken o moral bozukluğu ile bir şeyler yaşadık..kendimi çok kötü hissediyorum vs. vs.

Canım şekerim bu yazdığım şeye karşılık bana öyle bir şeyler yazdı ki bu gün hala çözebilmiş değilim...yazdığı şeyler aşağı yukarı şunlardan ibaretti....madem bir kahve karşılığı bunları yapabiliyorsun, bundan sonra bende kahveye çağırırım seni....

Okuduğum şeye nasıl karşılık vereceğimi bilemedim ya ben...bana olan hislerini öğreneceğim diye attığım yalana mı yanayım...bu adam bana değer vermiş de benim bu gibi şeyler yapacağımı hiç konduramamış hayal kırıklığına mı uğramış ona mı yanayım...eh bir kere dedik artık şimdi hayır böyle olmadı seni denemek istedim desem bu sefer daha da bok olacak ona mı yanayım...öylece sap-sübek kaldım ortada...benimde bazen keçi inadım tutar dediğimden de dönmedim ama...biz yazışmaya devam ettik ama bu olaydan sonra onun tarafından soğukluk girdi hissettim ama çaktırmıyorum

aradan 1 ay gibi bir zaman geçti ve ben onun doğum gününe özel olarak hazırlattığım kol düğmelerini almış eve gelmişim...kendi ellerimle çok güzel bir hediye paketi yaptım....sonra bilgisayarın başına geçip msn de her zaman ki gibi dır dır etmeye devam ettim...ben uzun uzun yazmayı seviyorum bu da kısa kısa karşılık veriyor...şimdi konu neydi bilmiyorum ama nasıl bir damarına bastıysam..bu bana defol git artık hayatımdan...senin saçmalıklarını okumak istemiyorum vs. gibi şeyler dedi...bilgisayar karşısında buz gibi kalakaldım..neden sonra bir şeyler yazıp çıktım msn den ama nasıl moralim bozuldu anlatamam....

Kısa bir süre girmedim msn ye...girdiğimde hala beni listesinden çıkartmadığını görünce rahat bir nefes aldım ama yazmaya da çekiniyorum bir yandan...bir kaç gün yazmadım ama nasıl can atıyorum bir şeyler yazıp nabzını ölçmeye.....en sonunda yazdım...cevap yok...biraz daha yazdım...cevap yazdı nşhayet ama yazdığı şeyler o kadar aşağılayıcı şeylerdi ki anlatamam...neden bana bunları yazıyorsun ben sana ne yaptım diye sorduğum da ise...sen ne yaptığını çok iyi biliyorsun dedi bana...Allahım ne desem ne yazsam hayır ben öyle bir şey yapmadım asla yapmam aklımda sen varken nasıl yapabilirim desem kaç yazar ki..inanmayacak çünkü....ara ara tüm iyi niyetimle yazmaya devam ettim...bu arada başka adreslerden ekleyip farklı kişiliklermiş gibi yazmaya da devam ettim ama nedense bu kişilerin ben olduğumu da biliyordu...fakat hiç bir şey söylemedi bende söylemedim....Nickimsiz ismi de bundan türedi zaten...yine onu başka adreslerden ekleyeyim ama adı ne olsun derken aklıma geldi ve benim diğer sanal ismim olarak kaldı :)

Haydi bakalım bu gecelik de bu kadar..amanın 2 bölümde bitiririm sanıyordum ama olmadı ya....normalde çenesi düşük biri değilim çok fazla ama söz konusu yazma olunca aklım elimden klavyeye akıyor ve durmak bilmiyor ya :))) bu yazının 3. bölümünü de en kısa zamanda yazarım inşallah...malum hayatımın yegane Platonik aşkıdır kendisi...bana göre yazmakla bitmez ama sizlerle paylaşmak ve özete indirgemekte ayrı bir keyif doğrusu...ben yazarken çok büyük keyif alıp yazıyorum umarım sizlerde keyifle okuyorsunuzdur :)

Nickimsiz ultra yakışıklı yanlızlığını huzurlu mabedinde az sonra mutfağa dalıp aklına o an ne gelirse pişirecek ve sevdiklerine yedirecek....bu aralar kendisi yiyemiyor ama ne gam...sevdiği insanlar yedikçe doyuyor ya önemli olan bu...hımmmm mutfakta hangi şarkıları dinlesek acaba bu gece ????
oyyy hep clipte ki hatun kadar güzel bir fiziğim olsun isterdim..lakin bende bu tatlı canavarlığı varken çok zor...ama şarkı süperdir, hele solistin karizmasına ayrı bir hastayım...neyse dinleyin bakalım rım rım rım rım bu gece de böyle biter arkadaşlar :))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder