Translate

17 Ağustos 2012 Cuma

Komik Şeyler.... :)

Küçük yerde her daim kraliçeymişsin...bu gün bunu anladım :) Şimdi burada çok süper Aşçılar var, ama her birinin branşı ayrı. Ben aşçı olmaktan ziyade sadece bu işin meraklısı biriyim...benim alanım da daha çok kek, börek vs....Bu noktada hitap ettiğim kesim sadece kalan misafirler değil..personel de oluyor hali ile...yani yaptığım ne varsa x2 şeklinde düşünün...yakında buraya afilli bir pastane bile açarım..hahahaha bende ki de nasıl kıçımdan üfürüklü bir hayal ama.

Neyse ben yine klasımdan ödün vermeden butik bir otele sadece butik şeyler yapıyorum...yani tekrarı yok, bir tane daha deseler belki, kaldıysa...yarın aynısını yap...ı-ııhhh imkansıbıl olmaz, canım neyi istiyorsa o :)

Yarın ki menuyü buradan yazabilirim ama, çünkü sizin bilmenizde bir mahsur yok. Yarın sabah dereotlu poğaça, aperatif için de brovni ve tuzlu anasonlu kurabiye var, haa bir de :)

Ben önce den de mutfak faresiydim ama şimdi ki kadar keyifli değildi...çünkü evdeki eşrafa yapıyordum...bir günden bir güne de burada ki gibi kıçımı kaldıran sözler etmediler ya bana. Abim mesela kafa kıran kurabiye diye bahseder yaptığım şeylerden ama burada fırından çıktığı anda bitiveriyor....ah ah ah evdekileri memnun etmek buradakileri memnun etmekten daha zormuş ya..amanın ben nerelere gitsem...ahanda gittim zaten :)

Burada personelin iş yoğunluğuna verdikleri yakıştımalar da ilginç...nasıl gidiyor diye sorduğunda klasik bir kelime var hemen onu yapıştrıyorlar ''ne yapiim yardırıyoruz'' neyi düşünürken, aklıma ilk önce kaseyi yardırmak geliyor ama bunu da kalkıp pattadanak söyleyemezsin ki. :)

Amanın şimdi yazınıp dururken aklıma geldi...ben yarın birde baharatlı ekmek yapayım..hatta bunu yayınladıktan sonra gidip hemen mayalayayım....hıımmmm süper fikir. Nickimsizin aklı yazarken gelir :)

Bura da yapılan bir ekmek var..içine biraz tarçın, biraz zencefil koklatmışlar da amanın millet ayıla bayıla yemelere doymuyor...eh bu da yanına alternatif olsun....Sanırım bu blog yavaş yavaş Nickimsizin kıçından uydurma yemek reçeteleri diye devam eder gider :) Böööö hiç de bilem de..nereye tıklasam birinin yemek bloguna denk geliyorum, benim ki de kusur kalsın...ustalara saygı sonsuz yani :)

Ben böyle terapi gibi sabahtan akşama kadar uzun zamandır yapmadığım tariflerimle..elimin altında her bir şey tastamam aklıma ne gelirse yapıp huzur buluyorum kendimi sürgün ettiğim yerde...Arada bir Denize kaçıyorum, Mehmet Akiften çay rica ediyorum, arada bir sigara tellendiriyorum, arada bir çamaşırhaneye dalıp mis gibi çarşaf kokularını içime çekiyorum....kendi mamullerinin içine düşen Arıların hayatlarını kurtarıyorum (yaw cici böcek yaptığının içinde boğulurmu böcük dediğin, dimi ama :) )

Sahilden çeşitli güzellikte taş topluyorum...ne yapacağım bilmiyorum ama, öyle güzeller ki toplamadan edemiyorum :) Buraya yakın Knidos antik kenti var..oradan bile üzeri kabartmalı taşlar vurmuş buralara ve doğanın yontmasıyla öyle güzel şekil almışlar ki...biraz merakı olan anlayamaz tarihi özelliğini ama benim gibi her bi boktan az buçuk anlayan ve araştırmayı seven meraklı bir salak varsa bilir o taşların kıymetini :)


Şu ana kadar her şey güzel....yalnız ani bir böcük saldırısı başladı...bacaklarımı bir şeyler ısırıyor ve ben artık kaçıyorum. Biraz film izleyip uyuyacağım.

Haydi kalın sağlıcakla....


Nickimsiz yalnızlığının huzurlu kollarında ama huzursuz çünkü bacaklarını tanımlayamadığı haşeratlar ısırmaya başladı :)

2 yorum:

  1. berdo azını sabah okudum kahvaltı yapmamıstım eh sanal kahvaltımı yaptım elıne saglık,eee yaw gene karnım acıktııııı...!

    YanıtlaSil
  2. tamam İstanbula dönünce söz aynılarından yapacağım. :)

    YanıtlaSil